İSLAM'IN PENCERESİNDEN.. ANNE - BABA HAKKI...
Allah, Ayet-i Kerime'lerinde şöyle buyurmaktadır:
" BİZ İNSANA, ANNE BABASINA İYİ DAVRANMASINI TAVSİYE ETMİŞİZDİR. ZİRA ANNESİ ONU KARNINDA ZAHMETLE TAŞIMIŞ VE GÜÇLÜKLE ONU DOĞURMUŞTUR."(Ahkaf:15)
" ONLARLA DÜNYADA İYİ GEÇİN."(Lokman:15)
" RABB'İN YALNIZ KENDİSİNE KULLUK ETMENİZİ VE ANA-BABAYA GÜZELLİKLE MUAMELE ETMENİZİ EMRETTİ.
EĞER ONLARDAN BİRİ VEYA HER İKİSİ SENİN YANINDA İKEN İHTİYARLIĞA ERERLERSE ONLARA ÖF BİLE DEME, ONLARI AZARLAMA, ONLARA GÜZEL VE TATLI SÖZ SÖYLE.
ONLARA ACIYARAK TEVAZU KANATLARINI YERLERE KADAR İNDİR VE DE Kİ:
EY RABB'İM ! ONLAR BENİ KÜÇÜKKEN NASIL TERBİYE ETTİLERSE, SEN DE KENDİLERİNE ÖYLECE MERHAMET ET."(İsra:23-24)
Allah ve Resul'ünün haklarından sonra anne ve baba hakkı gelmektedir.
Dünyaya gelmemize vesile olan, yetişmemiz için her türlü sıkıntı ve güçlüklere katlanan, rahatımız ve geleceğimiz uğruna kendi huzur ve rahatlarını feda etmekten çekinmeyen anne ve babamıza karşı evlatlık görevlerimizi hakkıyla yapmak zorundayız.
Onlara saygı ve sevgi göstermeli, gönüllerini incitecek ve kıracak hareketlerden şiddetle sakınmalıyız.
Hayırlı bir evlat, ana-babasının adeta gözlerinin içine bakar, ihtiyaç zamanlarında yardımlarına koşar.
Cennet onların ayakları altında gizlidir.
Bizim için yaptıkları fedakarlıklar göz önüne getirilirse, haklarını ödemenin imkansızlığı ortaya çıkmış olur. Bir evlat, hiçbir surette onların hakkını ödeyemez.
Onlara itaat, hürmet ve isteklerine yerine getirmek kati bir farz; itaatsizlik etmek, karşı gelmek ve gücendirmek ise büyük günahlardan olup, kati bir haramdır.
Çünkü, büyük günahların başında Allah'a şirk koşmak, hemen sonra da ana-babaya isyan gelmektedir.
Peygamber Efendimiz(s.a.v.) Hadis-i Şerif'lerinde şöyle buyurmaktadır:
" ALLAH'IN RIZASI ANNE-BABANIN RIZASINDA, GADABI DA GADAPLARINDADIR."(Camius-sağir)
" ANA-BABAYA HİZMET, İTAAT VE İHSAN SEBEBİYLE CENAB-I ALLAH İNSANIN ÖMRÜNÜ ARTIRIR."(Camius-sağir)
" CENNETE GİRMEK; ANALARA TEVAZU, İTAAT VE HOŞNUTLUKLARINI KAZANMAK İÇİN AYAKLARINA KAPANMAKLA OLUR."(Camius-sağir)
" BİR KİMSE ANA-BABASININ ÜZÜLMESİNİ GEREKTİRECEK HAREKETTE BULUNURSA BÜYÜK GÜNAH SAHİBİ OLUR."(Münavi)
" ANA-BABASINA MUHABBETLE NAZAR ETMEK, EVLAT İÇİN İBADET MAKAMINDADIR."(Münavi)
" ANA-BABASINA VE YARATICISINA İTAATKAR OLAN KUL, CENNETİN EN YÜCE MAKAMLARINDADIR."(Münavi)
Anlaşılacağı üzere;
Ana-babasına, sevgi ve saygıda kusur etmeyen,
Her zaman(özellikle yaşlılıklarında), maddi-manevi yardımlarına koşan,
Güzel söz söyleyen ve iyi davranan,
Evlatlar, cennetle müjdelenmişlerdir..
Bir evlat için, bundan daha güzel ne olabilir...
Diğer taraftan;
Maalesef, öyle evlatlar da var ki...
Kötü davranışlar ve saygısızlık diz boyu!
Yanına, ana-babasını yakıştıramayanlar ve bundan utananlar!
Hakir ve hor görenler!
Hatta, dövenler ve sövenler!
Ana-babasına, kendisine uşak gibi hizmet ettirenler!
Daha neler neler...
İşte bu güruh, halk arasındaki bir tabirle;
"Ana-baba 10 evlada bakar da,
10 evlat, bir ana-babaya bakmaz" tipler!
Dikkat edilirse,
Ana-babanın hayır duasını alan evlatların işleri rast gider, hayatlarında da huzurlu ve mutludurlar...
Bilakis;
Ahını alanların da, bu dünyada iki yakalarının bir araya gelmediğini!
Eden bulur misali, ektiklerini biçtiklerini!
Yaşattıklarını yaşamadan ölmediklerini!
Duymakta ve şahit olmaktayız!
Ruz-u Mahşerde de;
Hor, zelil ve perişan olacaklar, tarifsiz pişmanlık duyacaklardır!
Böyle biline...
Bu duygu ve düşüncelerle...
Tüm babaların gününü kutluyor...
Başta;
Canım Babam olmak üzere...
Ebediyete intikal eden babalarımıza da...
Allah'tan rahmet diliyorum...
Nur içinde yatsınlar...
Mekanları Cennet olsun...
Esenlik dileklerimle...